Bu sayfaya ulaştığınız için sizi kutlarız :)

Kilonuzu kontrol etmenin güvenli, kolay ve doğal bir yolunu mu arıyorsunuz?

Bunu yaparken, yaşantınızın etkilenmemesini ve sevdiğiniz yiyecekleri yemeye devam edebilmek ister misiniz?

< - - - - >

DİKKAT! Bu ve bundan sonraki sayfayı sonuna kadar okuyunuz, 3-4 dakikanızı ayırarak hayal ettiklerinize kavuşabilirsiniz!

< - - - - >

Öncelikle, aslında ne istediğinizi ve bunu neden istediğinizi düşünün...
İstediğiniz duruma geldiğinizde neler hissedeceğinizi hayalinizde canlandırın...


Eğer, sağlığınızı en iyi duruma getirerek ideal kilo ve görüntünüze kavuşabilmenizin dünya üzerinde tek bir yöntemle mümkün olduğunu, üstelik bunun çok kolay uygulanan, basit ve zevkli bir yöntem olduğunu öğrenseydiniz bu hayatınızı nasıl değiştirirdi…

Daha önce belki pek çok yöntem denediniz, başarılı olamadınız. Belki de başardınız, ama bu başarıyı uzun süre koruyamadınız ve eski durumunuza geri döndünüz. Belki belli bir sonuç aldınız, yine de tam olarak hedeflediğiniz sağlık ve görünüme henüz ulaşamadınız. Ya da kilo sorununuzu çözebildiniz ancak bölgesel problemlerinize çare bulamıyorsunuz... Tam tersi de geçerli olabilir. Kilo almak istiyor bir türlü başaramıyorsunuz. İştahsızlık ve isteksizlik yaşamınızı etkiliyor... Akşam eve döndüğünüzde koltuğa yığılıp kalıyorsunuz belki de... Enerjiniz yok ve nedenlerini bir türlü anlamıyorsunuz...

BU DURUM SİZİN SUÇUNUZ DEĞİL!

Bu aşamaya gelmenizde pek çok faktor rol oynadı. Günümüzde pek çok insan yanlış bilgilendirmelerin, medya ve reklam bombardımanlarının, yetersiz ve sağlıksız beslenme alışkanlıklarının, ve daha saymakla bitiremeyeceğimiz pek çok içsel veya çevresel etken sonucunda kilo ve sağlık problemleriyle karşı karşıya kalmaktadır.

SÜREKLİ KARŞINIZA ÇIKAN YANLIŞ BİLGİLER VE İNANIŞLAR,

DOĞRU YÖNTEMİ BULMANIZA ENGEL OLUYORDU!

Yanlış inanışlara örnekler verelim:

1. Kilo kaybetmenin tek yolu çok az yemektir, rejim ya da ağır spor yapmaktır...?
2. Zayıf insanların hepsi iştahsızdır....?
3. İstediğim kilo ve görünüme ulaşmak için pek çok acıya katlanmam gerekir...?
4. Lezzetli yiyeceklerin hepsi kilo aldırır...?
5. İlaçlar olmadan sağlıklı bir yaşam sürmek mümkün değildir...?
   

Bu örnekler uzatılabilir. Büyük çoğunluk bu fikirlerle büyümekte ve bilinçaltımız bu düşüncelerle dolmaktadır.

Şimdi de gerçeklere bakalım:

• Dünyada ilk kez obez insan sayısı normal ve zayıflardan fazla.
• Türkiye, dünya obezite sıralamasında üst sıralarda.
• Yediklerimizin büyük kısmı artık kimyasal katkı ve hormon içeriyor.
• Toprak eskiden 2 yılda bir mahsul verirdi, şimdi ise tarım ilacı ve hormon desteğiyle yılda 3-4 kez veriyor.
  
• Besinler uzun yol katedip, uzun süre de depolandıktan sonra sofralarımıza ulaşabiliyor.
• 30’lu yaşlardan itibaren metabolizmamız yavaşlıyor.
  
• Vücudumuzda biriken toksinler, zaman içinde bağırsakların verimli çalışmasını engellemeye başlıyor.
  
• Şans eseri, birçok olumsuzluğu ve kendi nefsimizi yenerek fırsat bulup da dengeli bir öğün yesek bile, pişirme, depolama, saklama koşulları ve diğer nedenlerden ötürü gerekli besinleri alamıyoruz.
• Almamız gerekenler neler? Vitaminler, mineraller, lifler, proteinler, karbonhidratlar, su, amino asitler, oligo elementler vb…

• Vücudumuza gerekli besinler yerine ne alıyoruz? Hayvansal yağlar, şeker, tuz, kolesterol, kimyasal katkılar, tarım ilaçları, hormonlar, yapay gıda boyaları, toksinler gibi çeşitli hastalıklara davetiye çıkaran maddeler.

Gerçeklere devam ediyoruz:

Dünya sağlık örgütünün yaptığı açıklama:

• Ölümle sonuçlanan hastalıkların %70’i kalp, damar, şeker, tansiyon gibi hastalıklardan oluşuyor.
• Bu hastalıkların %50’si beslenme kaynaklı.
• Bu hastalıklardan ölen hastaların %70’i eğer doğru beslenselerdi, hayatlarını kaybetmeyeceklerdi.

Peki gerçekten açlıktan kıvranmadan, zor bir egzersiz ya da diyet programına girmeden, enerjisiz bitkin ve iş yapamaz duruma gelmeden, keyfimiz kaçmadan, istediğimiz sonuca varmamız mümkün mü?

Öğrenmek için tıklayınız…